FİLM FESTİVALLERİNİN EKONOMİYE KATKISI OLUR MU?
25 Kasım 2018, Pazar 22:39 8. Malatya Uluslararası Film Festivali geçtiğimiz günlerde sona erdi. Herkes hiç olmadığı kadar kültürden ve sanattan, festivalin şehrin entelektüel birikimine yaptığı katkılardan konuştu. Ya ekonomi?
Malatya Büyükşehir Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla düzenlenen 8. Malatya Uluslararası Film Festivali 9 Kasım’da başlayıp, 15 Kasım’da sona erdi. Festivale işlerimin yoğunluğundan dolayı katılamadım. İstanbul’da yaşıyor olmama rağmen memleketimdeki havanın ne kadar değişebildiğini festivale katılan dostlarımdan öğrendim.
Sean Pean, Juliette Binoche, Monicca Belucci, Leonardo di Caprio, Vincent Cassel, Sophie Marceau ve Gerard Depardieu’nun da aralarında bulunduğu çok sayıda önemli isme oyuncu koçluğu yapan akademisyen Vernice Klier, Malatya Uluslararası Film Festivali’nin konuğu olarak Türkiye’ye geldi.
Şener Şen, Perran Kutman, Osman Sınav ve Cem Yılmaz gibi isimler başta olmak üzere birçok ünlü, festivalin heyecanını yaşamak için Malatya’ya akın etti.
Türkiye’nin kamu diplomasisinde mühim bir yere sahip olan Yunus Emre Enstitüsü de Malatya’yı yalnız bırakmadı. “Festivaller Malatya’da!” etkinliği kapsamında Kosova, Makedonya, Macaristan, İtalya, Arnavutluk ve Karadağ’dan festival yöneticileri Malatya’da ağırlandı. Ünlü isimler minder sohbetleriyle Malatyalılar’a hitap etti.
Malatya Film Festivali’nin hatırına fidan dikim organizasyonları yapıldı. Huzurevi ve çocuk esirgeme kurumu ve Suriyeli sığınmacıların yaşadığı 10 bin kişilik konteyner kent ziyaret edildi. Organizasyon sadece bir film festivali olarak kalmadı aynı zamanda sosyal bir etkinliğe dönüştü. Saymakta güçlük çektiğim birçok organizasyon düzenlendi.
Malatya’nın bu büyük organizasyondan bir maddi geliri olmadı fakat bu durum bundan sonra da olmayacağı anlamına mı geliyor? Elbette ki hayır! Bu tür organizasyonların getirisi uzun vadede olur.
Festivalin sürdürülebilir olması ve markalaşması bu minvalde keskin bir viraj. Bu viraj sağlıklı bir şekilde atlatılırsa festivalin şehre olan maddi ve manevi getirisi her yıl katlanarak artacaktır.
Örneğin Sinema ve sanat dünyasının kalbinin attığı Uluslararası Cannes Film Festivalinin ekonomiye katkısı milyonlarca euro civarında. Resmi rakamlara göre festival, Cannes ve çevresine 80 milyon euronun üzerinde gelir sağlıyor.
İlk günlerde sadece sinema profesyonellerine rezerve olan festival, şimdilerde yapımcı, yönetmen ya da dağıtımcı olarak 12 bin kadar katılımcıyı ve bunun yanı sıra 4 bin 500 gazeteciyi ağırlıyor. Sinema yıldızlarını festival sarayının ünlü merdivenlerinde görmek isteyen binlerce turist de kırmızı halının etrafında toplandığından, festival boyunca Cannes nüfusu tam üçe katlanıyor. Bu sebepten dolayı harcamalar doğal olarak artıyor. 70. Cannes Film Festivali’nin düzenlendiği Mayıs 2017’de Provence-Alpler-Cote d’Azur bölgesi tam 100 bin kişi tarafından ziyaret edildi; bu da 70 milyon euroluk bir gelir sağladı.
Nitekim oteller de iki haftalık sürede cirolarının yüzde 15’ini elde etti. Ziyaretçiler bu sürede tam 700 binin üzerinde yemek tüketti. Yeme içme toplam harcamaların yaklaşık yüzde 20’sine tekabül ediyor. Festival, Cannes ekonomisine dört katı büyüklüğe yakın bir getiri sunuyor…
Malatya için konuşmak henüz çok erken... Bu kertede şehrin mülki amirlerine çok iş düşüyor. Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Malatya Uluslararası Film Festivali Başkanı Hacı Uğur Polat’ın festivali yaşatma kararı alması bu etkinliğin sürdürülebilirliği açısından çok önemliydi.
Kendisine şahsım adına teşekkür ediyorum. Başta Öznur Çalık Hanımefendi olmak üzere tüm Malatya milletvekillerine yoğun çabaları için şükranlarımı sunuyorum. Umarım bundan sonraki dönemlerde festival devam eder ve Malatya Uluslararası Film Festivali’nin nice yıllar yaşadığını görürüz...
Malatya Büyükşehir Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü’nün katkılarıyla düzenlenen 8. Malatya Uluslararası Film Festivali 9 Kasım’da başlayıp, 15 Kasım’da sona erdi. Festivale işlerimin yoğunluğundan dolayı katılamadım. İstanbul’da yaşıyor olmama rağmen memleketimdeki havanın ne kadar değişebildiğini festivale katılan dostlarımdan öğrendim.
Sean Pean, Juliette Binoche, Monicca Belucci, Leonardo di Caprio, Vincent Cassel, Sophie Marceau ve Gerard Depardieu’nun da aralarında bulunduğu çok sayıda önemli isme oyuncu koçluğu yapan akademisyen Vernice Klier, Malatya Uluslararası Film Festivali’nin konuğu olarak Türkiye’ye geldi.
Şener Şen, Perran Kutman, Osman Sınav ve Cem Yılmaz gibi isimler başta olmak üzere birçok ünlü, festivalin heyecanını yaşamak için Malatya’ya akın etti.
Türkiye’nin kamu diplomasisinde mühim bir yere sahip olan Yunus Emre Enstitüsü de Malatya’yı yalnız bırakmadı. “Festivaller Malatya’da!” etkinliği kapsamında Kosova, Makedonya, Macaristan, İtalya, Arnavutluk ve Karadağ’dan festival yöneticileri Malatya’da ağırlandı. Ünlü isimler minder sohbetleriyle Malatyalılar’a hitap etti.
Malatya Film Festivali’nin hatırına fidan dikim organizasyonları yapıldı. Huzurevi ve çocuk esirgeme kurumu ve Suriyeli sığınmacıların yaşadığı 10 bin kişilik konteyner kent ziyaret edildi. Organizasyon sadece bir film festivali olarak kalmadı aynı zamanda sosyal bir etkinliğe dönüştü. Saymakta güçlük çektiğim birçok organizasyon düzenlendi.
Malatya’nın bu büyük organizasyondan bir maddi geliri olmadı fakat bu durum bundan sonra da olmayacağı anlamına mı geliyor? Elbette ki hayır! Bu tür organizasyonların getirisi uzun vadede olur.
Festivalin sürdürülebilir olması ve markalaşması bu minvalde keskin bir viraj. Bu viraj sağlıklı bir şekilde atlatılırsa festivalin şehre olan maddi ve manevi getirisi her yıl katlanarak artacaktır.
Örneğin Sinema ve sanat dünyasının kalbinin attığı Uluslararası Cannes Film Festivalinin ekonomiye katkısı milyonlarca euro civarında. Resmi rakamlara göre festival, Cannes ve çevresine 80 milyon euronun üzerinde gelir sağlıyor.
İlk günlerde sadece sinema profesyonellerine rezerve olan festival, şimdilerde yapımcı, yönetmen ya da dağıtımcı olarak 12 bin kadar katılımcıyı ve bunun yanı sıra 4 bin 500 gazeteciyi ağırlıyor. Sinema yıldızlarını festival sarayının ünlü merdivenlerinde görmek isteyen binlerce turist de kırmızı halının etrafında toplandığından, festival boyunca Cannes nüfusu tam üçe katlanıyor. Bu sebepten dolayı harcamalar doğal olarak artıyor. 70. Cannes Film Festivali’nin düzenlendiği Mayıs 2017’de Provence-Alpler-Cote d’Azur bölgesi tam 100 bin kişi tarafından ziyaret edildi; bu da 70 milyon euroluk bir gelir sağladı.
Nitekim oteller de iki haftalık sürede cirolarının yüzde 15’ini elde etti. Ziyaretçiler bu sürede tam 700 binin üzerinde yemek tüketti. Yeme içme toplam harcamaların yaklaşık yüzde 20’sine tekabül ediyor. Festival, Cannes ekonomisine dört katı büyüklüğe yakın bir getiri sunuyor…
Malatya için konuşmak henüz çok erken... Bu kertede şehrin mülki amirlerine çok iş düşüyor. Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı ve Malatya Uluslararası Film Festivali Başkanı Hacı Uğur Polat’ın festivali yaşatma kararı alması bu etkinliğin sürdürülebilirliği açısından çok önemliydi.
Kendisine şahsım adına teşekkür ediyorum. Başta Öznur Çalık Hanımefendi olmak üzere tüm Malatya milletvekillerine yoğun çabaları için şükranlarımı sunuyorum. Umarım bundan sonraki dönemlerde festival devam eder ve Malatya Uluslararası Film Festivali’nin nice yıllar yaşadığını görürüz...