Malatya’da Ebu Hanife Anlatıldı

Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen "Düşünce Dünyamızın Mimarları" konulu program kapsamında dördüncüsü gerçekleştirdi.
Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen "Düşünce Dünyamızın Mimarları" konulu program kapsamında dördüncüsü gerçekleştirilen konferansta Prof. Dr. Mehmet Evkuran, İmam-ı Azam Ebu Hanife’yi anlattı. Prof. Dr. Evkuran, Ebu Hanife’nin İslamiyet’teki dört büyük mezhepten biri olan ‘Hanefi Mezhebinin’ kurucusu olduğunu anımsattı.
Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi tarafından Sanat Merkezi Salonu’nda düzenlenen "Düşünce Dünyamızın Mimarları" konulu program dizisi, dördüncü konferansını Hitit Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Evkuran verdi. Ebû Hanîfe'nin gerçek adının Numan B. Sabit B. Zûta olduğunu kaydeden Prof. Evkuran, “Ebû Hanîfe'nin etnik kökeni hakkında farklı görüşler bulunmakla birlikte, Fars/İran asıllı olduğuna dair görüş ağır basmaktadır” dedi.
“KUFE’DE YETİŞTİ”
Sanat Merkezi Salonu’nda düzenlenen konferansta konuşan Prof. Dr. Mehmet Evkuran, Ebu Hanife ile ilgili detaylı bilgiler vererek şunları aktardı;
“Hicri 80 (699) yılında Kûfe'de doğmuş ve orada yetişmiştir. Babası kumaş ticareti ile uğraşan varlıklı bir insandı. Bir taraftan ticareti öğrenmek için babasının mesleğinde ilerleyen Ebû Hanîfe, diğer taraftan da ilim tahsilini sürdürdü. Tarihin o dönemlerinde Kûfe önemli bir ilim merkeziydi. Muhalif bir kimliğe sahip olan Kûfe, çok sayıda farklı ilim adamının ve ilim heveslisi olanların buluşma ve etkileşim ortamı işlevi görüyordu. Bu zengin ve dinamik ortamda yaşamanın sunduğu fırsatları iyi değerlendiren Ebû Hanîfe birçok âlimden ders aldı. Ayrıca defalarca yine başka bir ilim merkezi olan Basra'ya gitti ve kısa süreli aralıklarla orada kaldı.”
“EBÛ HANÎFE FIKIH ALANINDA DERİNLEŞMİŞTİR”
Konuşmalarında Ebû Hanîfe’nin fıkıh alanında çalışmalarının öneminden de bahseden Prof. Dr. Mehmet Evkuran, “İlim hayatının başlarında akâid ve kelama yoğun çok ilgi duyan Ebû Hanîfe, toplumun pratik sorunlarının daha çok fıkıh alanıyla ilgili olması ve kendisine daha çok fıkıh soruları sorulmaya başlamasından ve gündelik hayat ile din arasındaki ilişkilerin daha çok fıkıh üzerinden yürüdüğünü gözlemlediğinden olsa gerek fıkıhla meşgul olmaya başlamış bu alanda derinleşmiştir. Öyle ki kendisinden sonra gelen öğrencilerinin çabaları sayesinde adına nispet edilen bir fıkıh mezhebi (Hanefilik) oluşmuş ve İslam coğrafyasının her tarafına her tarafına yayılmıştır.
İslam'ın ikinci kuşağı olan tabiûn alimlerinden kıraat dersleri alan Ebû Hanife'nin en tanınmış ve üzerinde en çok etkili olan hocası, yaklaşık 20 yıl yanında fıkıh tahsili gördüğü Hammâd b. Ebî Süleyman (ö.120/738)'dır. Ebû Hanîfe'nin bağlı olduğu ilim ve düşünce geleneği incelendiğinde hocası Hammad aracılığıyla İbrahim en-Nehaî ve Ebu Amr eş-Şa'bî'ye, onlardan da Mesrûk b. Ecda', Kadî Şureyh, Esved b.Yezid ve Alkâme b. Kays üzerinden sahabenin önde gelen âlimlerinden Hz. Ömer, Hz. Ali, Abdullah b. Mesud ve Abdullah b. Abbas'a ulaştığı görülmektedir. Ebu Hanîfe, Irak'ta ehl-i re'y'in üstadı kabul edilen hocası Hammad'ın vefatından sonra, kırk yaşlarında iken Kûfe Mescidi'nde onun yerine geçti ve kürsüde dersler vermeye başladı.
Çok etkileyici geçen derslerini Irak, Horasan, Türkistan, Yemen ve Arabistan'ın dört bir yanından gelen binlerce öğrenci ve ilim heveslisi izlemiştir. Böylece henüz hayatta iken adından çok söz edilen, takip edilen ve halk arasında saygı gören bir âlim haline gelmiştir. Şöhret her zaman iyi ve güzel şeyler getirmez ve bu durumu tersinden okumak da mümkündür. Onunla aynı görüşleri paylaşmayan ve adına "Ehlu'l-Eser ve'l-Hadîs" adı verilen çevreden âlimlerin de dikkatini çeken Ebû Hanîfe, kısa zamanda eleştiri oklarının da hedefi haline gelmiştir. Diğer yandan sevilen ve saygın âlimleri eklemleyerek iktidarını meşrulaştırmak isteyen yöneticilerin de ilgisini çeker Ebû Hanîfe, defalarca cazip tekliflerle taciz edilmiş bu baskı ve teklifler karşısında direnince sorgulanmış hapsedilmiş ve eziyet görmüştür” dedi.
Programın sonunda Prof. Dr. Mehmet Evkuran, “Ebu Hanife” adlı kitabını katılımcılar için imzaladı.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.