Bir Malatya Portresi..

Asrın felaketi olarak nitelendirilen depremlerde yaklaşık 14 milyon kişi doğrudan etkilenirken, özellikle Kahramanmaraş, Hatay ve Malatya gibi kentler geri dönüşü olmayacak devasa bir göçle karşı karşıya kalıyor. 

Yiten on binlerce hayat bir o kadar yaralı..  

Umutların enkaz altında kalarak koca bir drama dönüştüğü soğuğun bile buz tuttuğu 6 Şubat’ın geride bıraktıkları ile hayata tutunmaya çalışan kimyası, fiziki ve sosyolojisi bozulmuş Malatya.. 

Yaklaşık 17 şehrin  kavşak noktası, tarihi, kültürel değerleri ve stratejik jeopolitik konumu ile depremlerden etkilenen diğer şehirlerde ayrılan klasik bir Anadolu şehri tanımlamasının merkezdeki Malatya..  

Yapı stokunun nerede ise yüzde 70’i hasar alan ticari hayatın durma noktasına geldiği yüzlerce zanaatkarın, ustanın boynunu bükerek terk etmek zorunda kaldığı Malatya.. 

Büyük felaketi tabir-i caizse iliklerine kadar yaşadı.. 

Yüz yirmi bin dolayında vatandaşın hali hazırda konteyner kentlerde yaşadığı şehirde bu saate kadar yapımı tamamlanarak kurası çekilen konut sayısı 19 binin bir miktar üzerinde iken bu konutlara yerleştirilen kişi sayısı ise 4 bin 500 dolayında. 

Henüz tek bir işyerinin teslim edilmediği depremlerde doğrudan etkilenen 19 bin esnaftan yaklaşık 3 bin 500 ise esnaf konteyner işyerlerinde hayata tutunmaya çalışıyor..  

Yıl sonuna yıkım işlemlerinin tamamlanacağı bir çok siyasi ve yerel yöneticiler tarafından sıkça gündeme getirilmesine rağmen, Malatya'da nerede ise iki günde bir hasarlı binalarda çökme, göçme olayları ise yaşanmaya devam ediyor. 

Üzerinden 22 ayın geçtiği depremlerin ardından Malatya’nın henüz yıkımlarla uğraşıyor olması şehrin yönetici ve idarecilerinin vizyonunu ortaya koyan bir realite olarak karşımıza çıkarken..

 "Bu nokta şu soruya cevap arıyoruz,” "Malatya doğru isimlerle mi yönetiliyor bir başka ifade ile Malatyalılara hizmet etmeleri için seçilen ve atananlar doğru isimler mi?” 

Aslında bugün Malatya’nın depremler sonrası yaşamış olduğu en büyük sorun şehrin dinamikleri ile doku uyuşmazlığı yaşayan siyasilerdir.. 

Şehre dair en küçük bir fikirleri dahi bulunmayan sadece ve sadece siyasi ikbal derdi ile yollara düşerek depremin vurduğu Malatya’mıza maalesef bir darbe daha indiren bu süni siyasetçiler Malatya’nın deprem bölgesi kentler arasında istisnasız her konuda geride kalmasını sağlayan yegane geçekliktir..  

Bitiriyorum, bu bağlamda gece kafalarımıza nerede olursa olsun yastığa koyarken hayatlarımızı kimlere teslim ettiğimizi bir daha sorgulayalım derim.