Malatya’da, Siyasal İslamcıların Güç Savaşları
GÜNDEMAK Parti’nin iktidara gelmesiyle birlikte İslami değerlere dayalı bir siyaset zemini bulan siyasal İslamcı gruplar, son yıllarda Malatya’da önemli bir güç kazandı.
Siyasal İslamcıların Türkiye siyasetinde güç mücadelesi süreci, özellikle AK Parti’nin yükselişiyle birlikte farklı açılardan yeni dengeler oluşturmuş durumda. Bu mücadele, sadece bir iktidar mücadelesi değil, aynı zamanda muktedir olma yolunda verilen derin bir savaş olarak da öne çıkıyor.
Siyasal İslamcılar ve Malatya’daki Güç Odağı:
AK Parti’nin iktidara gelmesiyle birlikte İslami değerlere dayalı bir siyaset zemini bulan siyasal İslamcı gruplar, özellikle Malatya gibi bazı illerde daha da güç kazandı. Malatya’da bu süreç, dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır ve çevresinde oluşan yapı ile şekillenmeye başladı. “Meşale” olarak bilinen İhvan-ı Müslimin (Müslüman Kardeşler) hareketine yakın duran bu grup, AK Parti’nin Malatya’daki politikasını yönlendiren önemli figürlerden biri olan Öznur Çalık’ı pasifize etmeye yönelik adımlar attı.
Bu dönemde, 28 Şubat sürecinde tutuklanan ve 2014’te tahliye edilen Zekeriya Şengöz gibi önemli figürler de devreye alındı. Şengöz’ün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile özel bir ilişkiye sahip olduğu iddiası, bu hareketin gücünü artıran etmenlerden biri oldu. Ancak Çalık’ın kolay bir hedef olmadığı görülünce, onunla zorunlu bir ittifak kurmak zorunda kaldılar. 2018’de Ahmet Çakır ve Hakan Kahtalı’nın milletvekilliği için görevlerinden ayrılmalarının ardından Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat’ın Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na seçilmesiyle, İhvan çizgisindeki grubun iktidar yürüyüşü hız kazanmıştı.
Hesaplar Tutar mı? “Evdeki Hesap Çarşıya Uymadı”
Malatya’da “Arap Baharı” olarak adlandırılan bir dönüşüm yaşanıyor gibiydi. Siyasal İslamcı kesimler, şehrin siyasi gücünü ellerinde toplamak için fırsatlar elde etmişti. Ancak beklenmedik bir gelişme, bu düzeni sarstı: Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin getirdiği “İttifak” kavramı ve MHP ile oluşan siyasi atmosfer. Bu yeni düzen, o dönemde AK Parti’ye ve İhvan çizgisine mesafeli duran Battalgazi Belediye Başkanı Selahattin Gürkan’ın önünü açtı.
Sonbahara Dönen Arap Baharı
MHP desteğini arkasına alarak bir çıkış yakalayan Selahattin Gürkan, 2019 yerel seçimlerinde Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazanarak, İhvan çizgisindeki Malatya’daki “Arap Baharı” havasını sonbahara dönüştürdü. Gürkan’ın seçilmesiyle, İhvan hareketine yakın kadroların bir dönem zorunlu olarak birlikte yürüdükleri Öznur Çalık’la tekrar karşı karşıya gelmeleri kaçınılmaz oldu. Bu durum, Malatya’daki güç savaşının yeni bir boyut kazanmasına neden oldu.
2024 Seçimleri ve Siyasal İslamcıların Yeni Hamlesi
31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Abdurrahman Babacan liderliğinde Sami Er, İlhan Geçit ve Bayram Taşkın gibi isimlerle yola çıkan siyasal İslamcılar, bu sefer Çalık’ı tamamen devre dışı bırakmayı başardı. Büyükşehir ve merkez ilçelerde başarı kazanarak etkilerini artıran “meşaleciler”, AK Parti Malatya İl Başkanlığı’nı ele geçirme hedefinde olsalar da bu noktada başarı sağlayamadılar. Öznur Çalık’ın destekcisi olduğu öne sürülen Namık Gören’in yerini koruması, bu gruba engel oluşturdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 9 Kasım’daki açıklamalarıyla bu durum resmiyet kazandı.
Muktedir Olma Yolunda Kaçırılan Fırsat
Eğer Babacan, Sami Er, İlhan Geçit ve Bayram Taşkın gibi isimler Namık Gören’e karşı kolektif bir hareket geliştirebilseydi, AK Parti Malatya İl Başkanlığı’nda büyük bir değişim yaşanması muhtemeldi. Ancak özellikle Büyükşehir Belediyesindeki çekişmeler ve Genel Sekreter Yardımcısı Nurhan Demir’in görevden alınması gibi olaylar, siyasal İslamcıları kendi içlerinde bir kısır döngüye sürükledi. Bu karmaşa, yapının güçlü ve organize bir biçimde hareket etmesini engelledi ve Çalık’la tekrar ittifak yapma durumunu doğurdu.
Önümüzdeki aylarda gerçekleştirilecek olan AK Parti’nin 8. Büyük Olağan Kongresi’nde Öznur Çalık’ın Merkez Karar ve Yönetim Kurulu’nda (MKYK) kendine bir yer bulması halinde, Malatya’daki siyaset yeniden şekillenebilir.
Sonuç olarak, gelinen nokta “iktidar olmak değil, muktedir olmak” ilkesini net bir biçimde ortaya koyuyor. Siyasal İslamcılar, sadece iktidar sahibi olmakla yetinmeyip, etkin ve belirleyici bir güç olma mücadelesi veriyor.
İlginizi Çekebilir